Deneyelim Şimdi !

Cosmohome mağazasında satılan bu palet çok tatlı görüntüsüyle o kadar hoşuma gitti ki bir deneyeyim dedim ben de. Ama iyi ki de almışım, çok severek kullanıyorum. İndirimde gayet de uygun bir fiyata denk geliyor ve hepsinin böyle tek bir set halinde olması benim için çok iyi oldu çünkü böyle hızlı bir şekilde hazırlanmak istediğimde tek tek aydınlatıcıdır allıktır aramakla uğraşmıyorum hemen bu paleti alıyorum elime. 

İki kontür, iki allık, iki aydınlatıcıdan oluşuyor kendisi. 

Boyutu minik bir tablet boyutunda pek çantaya atılmaya uygun şekilde değil. Ama kolay kolay da bitirilmeyecek bir palet. Renklerin yapısı yumuşacık. Biraz tozutma yapıyor fakat rengini fazla fazla veriyor. Eğer çok renkli olmasını istemiyorsanız büyük fırçalarla dağıtmanız daha iyi olabilir. Ben allığı da kontürü de büyük fırçalarla uyguluyorum. Kontür olarak kullanıldığı gibi aynı zamanda çok güzel bronzer görevi de görüyor. 

Pyramid rengi daha koyu olduğu için ben kontür olarak kullanıyorum. Çok koyu koyu leke gibi durmadığı için özellikle seviyorum. Alttaki Light Sand  rengini ise bronzer olarak kullanıyorum. İçlerinde hiç turunculuk olmadığı için inanılmaz doğal bir görüntü yaratıyorlar. 

Boho renkli allık baya cırtlak bir pembe diyebiliriz. Hafifçe uygulasanız bile çok çok rengini veriyorç Dikkatli kullanılırsa canlı, genç bir görüntü yaratıyor. Duble Pie ise Bohoya göre çok daha doğal tonlarda bir allık. Geriye kalan aydınlatıcılar içinse diyebileceğim şey şu; günlük olarak yeterli benim için. Aydınlatıcım patlasın göze çarpsın diyosanız belki yeterli gelmeyebilir ama benim için gayet yeterli. Ürünü fazla alırsanız da yine göze çarpacak kadar aydınlatıyor. 

Sonuç olarak ben kullanışlı buldum ve severek kullanıyorum. Denk gelirseniz şans verilebilecek ürünlerden. Fiyatını hakediyor 💜

Umarım yazıyı severek okumuşsunuzdur 💙

Arkonun yakın zamanda çıkardığı bu değerli yağlar serisi 3 farklı çeşitten oluşuyor. Zeytinyağı, hindistan cevizi ve avokadolu olanı. El, yüz ve vücut kremi olarak geçiyorlar. Ben ilk gördüğümde sadece el kremi olduklarını sanmıştım. Aslında 3 ürün arasında çok bir fark yok. Arkasında yazdığı kadarıyla bir tek avokadolu olanın vücudu iyileştirmeye yönelik bir etkisi olduğu yazıyor ama dediğim gibi ben çok bir fark göremedim içlerinde. Hatta koku olarak bile birbirlerine benziyorlar. 

Son zamanlarda krem nemlendiricilerin yerini sprey nemlendiriciler almış durumda. Hem kullanım kolaylığı, hem makyaj sonrası da rahatlıkla uygulanabildiğini için baya bir tercih ediliyorlar. Diadermine Hydralist Mucizevi Nemlendirici Sprey de benim bu trende dahil olduğumun resmidir.  Rengi, minik şişesi de insanın alma hevesini getirmiyor değil.

Ürünün vaatleri şu şekilde; cildinizi ferahlatmak, yoğun bir şekilde nemlendirmek. 

Kullanımı: 15-20 cm uzaktan yüzünüze sıkıyorsunuz. Gözünüze gelmeyecek şekilde.

Ben kullanırken özellikle yağlı bir his bırakmamasından dolayı çok hoşuma gitti. 2-3 pompa olmak üzere, maske yaptıktan sonra ya da makyajımı çıkardıktan sonra temiz cildime uyguladığımda yüzümün gerçekten ferah ferah olduğunu hissettirdi bana. Sanki su varmış gibi çok hafif ama aynı zamanda canlı bir cilt etkisi yapıyor. Nemlendirmesi gayet iyi. 

Sprey nemlendiricileri gün içinde makyaj yapmışken de kullanabiliyorsunuz. Bu ürün de 100 ml olduğu için çantaya rahatlıkla sığabilir. Eğer yanınızda taşımak isterseniz de pratik bir şekilde kullanabilirsiniz. Makyajınızı bozmuyor, yüzünüzü parlatmıyor. Kolayca emiliyor ve yumuşacık yapıyor yüzünüzü. 

Makyaj sonrasında pudranın o kuru görüntüsünü sevmiyorsanız bu nemlendirici spreyi kullanabilirsiniz. Makyaj altına hafif bir baz olarak da çok güzel olur. 

Benim sevdiğim bir diğer özelliği de cildimin gerginliğini almasıydı. Bazı zamanlar yüzüm kullandığım temizleyiciler sonrası gerginleşiyor. O zamanlar bu spreyi kullanıp yüzümün rahatlamasını sağlıyorum. 

YYani sonuç olarak benim için bir çok kullanım alanı olan çok amaçlı bir ürün oldu kendisi. Üşengeç bir insan olduğum için de bu şekilde bir nemlendirici kullanmak o kadar da zor gelmiyor. Çok çok aşırı kuru ciltli değilseniz eğer Diadermine Nemlendirici Sprey sizin için de yeterli olacaktır. 

Umarım yazımı keyifle okumuşsunuzdur. 💜

Artık çantama hem büyük deodorantları sığdıramadığımdan hem de cam şişeli parfümlerimi koymak istemediğim için gratiste dolaşırken bu şeker mi şeker gözüken vücut spreylerini görür görmez direk kaptım. İkili olarak satılıyordu ve oldukça uygun bir fiyata aldım diye hatırlıyorum. Benim aldıklarım tabi küçük boyları. Kokusunu seversem büyük boyunu da alırım bu denemelik olsun diye düşünerek aldım ilk başta. Soldaki ışıltılı sağdaki ise normal esans içeriyor. Vücut spreylerinden beklenmeyecek ölçüde kalıcılık içeriyorlar. Biliyorsunuz normalde sıkarız neredeyse yarım saat içinde uçup giderler. O yüzden bu kadar kalıcı olmalarına şaşırdım gerçekten. Sağdakinin özellikle vanilya kokusunu çok sevdim. Hafif bir kokusu var bana tek bir pompa yetiyor.  Böyle şeyleri çok fazla sıkmayı sevmiyorum. Zaten çok sıkıldığında koku ister istemez ağırlaşıyor ve rahatsız etmeye başlıyor. Vanilya kokulu olan vücut spreyinin yaz aylarından çok kış için uyumlu olduğunu düşünüyorum ben. Genelde yazları daha çok çiçeksi kokular kullandığımız için.

Işıltılı olan vücut spreyini alırken kullanım yeri olarak aklımda şu canlandı; yaz aylarında dekolteli giysiler giydiğimizde köprücük kemiklerinin üzerine ya da omuzlara hafif ışıltı vermek için kullanırım diye düşündüm. Gerçekten de içindeki simler sürdüğünüzde aşırı yoğun durmuyor dağılıyor. Hafif bir parlaklık veriyor. Tam ona göre bir kullanım alanı var. Diğer türlü vücuduma pek kullanamam zaten. Bunun da çok hafif bir kokusu var. Çok aşırı gelmiyor. 

Her ne kadar ayaklarımızı bakım konusunda pek aklımıza getirmesek de  uzun süre ilgilenmediğimizde kalıcı nasırlar çatlamalar oluşuyor. Bunların önüne geçmek için diğer organlarımız kadar ayaklarımızın da bakıma ihtiyacı olduğunu düşünüyorum.

Ben genelde topuk taşıyla her duşta ayağımdaki ölü derileri zaten atıyordum fakat sonradan bir de kremle deneyeyim dedim.

Himalaya ayak bakım kreminin de üzerinde 7 günde yumuşacık ayaklar yazan bir sloganı var. Baya iddialı bir slogan bana göre bu. 

İçerisinde bal, zerdeçal ve çemen otu varmış. 

Bal; ayağın yumuşamasına yardımdı oluyor.

Zerdeçal; çatlamış topukları yumuşatmaya yardımcı oluyor.

Çemen otu; Pürüzlü topukları düzleştiriyormuş. 

Kullanımı şu şekilde: Ayaklarımızı ılık suyla yıkadıktan sonra günde iki kere ovalayarak kullanıyoruz. 

Ben denedim kullandım 1 hafta boyunca hatta daha fazla olarak. Başta şunu söyleyeyim Himalayayı kullanmaya başladığımda topuk taşını kullanmayı bıraktım ki etkisini daha iyi görebileyim diye. Eğer dışarıda çok yürüyüp geldiğinizde ya da topuklarınız gerçekten sertse ne kadar düzenli kullanırsanız kullanın yüzeyde bir yumuşatma yapıyor ve derinlere işlemiyor. Yani sizin sert ve çatlamış kısımlarınıza çok bir etkisi olmuyor. Masaj yaparak yedirmeyi denedim gerçekten de düzenli olarak kullandım ama waow dedirtecek bir etki göremedim. Sonradan ise topuk taşı kullanıp ardından kremi sürmeye başladım. Böyle kullanınca daha etkili oldu. Ölü deriler gittiği için alttaki deriyi yumuşatması daha kolay oldu. Ben bu şekilde kullanmaya devam ederim ancak. Tek başına faydalı bir ürün olarak göremedim kendisini. 

Bir de garip bir kokusu var. Elinize falan koku geçiyor. O özelliğini hiç sevemedim.

Eğer böyle bir ayak bakım kremi ihtiyacı duyuyorsanız alternatif başka markalar kullanmanızı öneririm ben de bir dahakine farklı bir marka alırım kesinlikle.

Umarım yazı sizin için faydalı olmuştur. 💙

Tatile gittik, saçlarımız havuzda ve denizde oldukça yıprandılar. O sıra da saçlarımı kendine getirmesi için ürün bakınırken Urban Care'in bu ürününü denk gelip bir deneyeyim dedim.

Bu ürünün iki farklı çeşidi var. Biri bu renkte olanı bir diğeri de mor ambalajlı olanı. İki ürün arasındaki fark şu: bende bulunan ürünün daha yoğun bir bakım ve onarım vadediyor. Bu ürün daha yoğun olduğu için bunu denemek istedim açıkçası.

Bu ürün, 250 ml'lik bir ürün. Sağlıklı saç oluşumunu destekleyip yumuşaklık ve parlaklık sağlamayı hedefliyor. İçerisinde paraben olmaması da çok iyi oldu güzel oldu. 

Arkasında saç uçlarına uygulayınız olarak yazıyor zaten ben saç kremlerini saç diplerine uygulamayı sevmiyorum saçı ağırlaştırdıkları ve yağlandırdıkları için.  Bu krem saçımı yağlandırdı diyemem o yüzden.

İçerisinde keratin içerdiği için tam bir saç boyası gibi koyuyor.  Ortalama bir miktar alsanız yeterli oluyor çünkü silikon bir yapıda ve hemen kayıyor saçınızdan. Elektriklenme problemi olanlar için de güzel bir krem olduğunu düşünüyorum. 

Ben yaklaşık iki haftadır kullanıyorum ve saçlarımın yavaştan kendine gelmeye başladığını söyleyebilirim. Daha canlı göstermeye ve parlatmaya başladı saçlarımı. Biraz düzenli kullanımın da etkisi olduğunu söyleyebilirim. Hemen kullanıp anında mucizeler beklemek yanlış olur. 

Dediğim gibi ben Urban Care Keratin saç kremini saçımı yumuşatsın diye almadım onarsın güçlendirsin bakım yapsın diye aldım. O yüzden diğer saç kremlerinden biraz daha fazla iş düşüyor benim gözümde ona. Etkilerini seviyorum kullandıkça daha da faydalı olacağına inanıyorum.  Henüz 2 haftalık olarak şu an için sevdim diyebilirim. Umarım gitgide daha da etkilerini faydasını görürüm.

Umarım siz yazımdan kendiniz için önemli ya da merak ettiğiniz bir kaç şey bulmuşsunuz. Bir dahaki yazımda görüşmek üzere 💙

Bir Kore markası olan SCINIC ile karşınıza geldim bugün. Bu Koreliler gerçekten güzel faydalı ürünler ürettiği ve bu konuda hep bir adım önde oldukları için sanırım Kore markası alırken çok tereddütte kalmıyorum. Bu ürün de gözenek temizleyici olarak geçiyordu, aynı zamanda siyah noktaların azalmasında yardımcı oluyormuş. Ben de haftada bir veya iki kere kullandım şimdiye kadar. 

Şekli biraz diş macununu andırıyor aynı zamanda yapısı da aynı şekilde. İçinde nane formülü de barındırdığından ferah ferah bir kokusu var. Çok fazla agresif bir özelliği olmadığı için hassas ciltlilerin de rahatlıkla uygulayabileceğini düşünüyorum.

Kullanımı şu şekilde oluyor;

Fırçası silikon şeklinde kılları olan bir fırça şeklinde. O yüzden hem çok hafif hafif uygulama yapabiliyorsunuz bu sayede cildiniz tahriş olmuyor. Hem de bana göre böylesi daha hijyenik çünkü kolayca da temizlenebiliyor. Ben SCINIC in bu ürünündeki asıl noktanın bu fırça olduğunu düşünüyorum zaten. Çünkü asıl temizleme görevini gören şey bu fırça. O yüzden iyi düşünülmüş bir fikir. Hatta ben diğer bazı maskelerimi uygularken bile bu fırçayı kullandım  ve daha iyi bir sonuç aldım eskisine göre. O yüzden eğer bu ürünü alırsanız ya da elinizde varsa fırçasını eskiyene kadar bir süre atmamakta fayda var. 

Gelelim ürünün faydalarına..

Ben siyah nokta bantlarından sonra ilk kez krem yapıda bir ürünün siyah noktalar üzerinde bu kadar g-faydalı olduğuna tanık oldum. Burun kenarlarımı tertemiz yaptı. Ferahlattı. Ve en sevdiğim tarafı ise etkisinin hemen geçmemesi oldu. Bir kaç gün sonra da hala temiz görünüyordu. Zaten makyaj malzemelerinden dolayı tekrar gözeneklerimiz doluyor ve siyah noktalarımız belli olmaya başlıyor Bu yüzden temelli bir etki bırakamaz. Ama düzenli kullanımda sonuçlarını çok daha iyi görüyorsunuz kesinlikle düzenli bir rutine oturtmak daha faydalı. Haftada bir kez kullanmak yeterli diye düşünüyorum ben. Bana yetiyor yani. İndirim döneminde özellikle kaçırmamak gerekli bu ürünü. Ben çok sevdim.

Siyah nokta probleminiz varsa ben tereddüt etmeden öneriyorum. Umarım yazı sizin için faydalı olmuştur.💙💚

Fotoğraftan tam olarak anlaşılıyor mu bilmiyorum ama renklerin içi simli simli. Baya parlıyor. Ben ilk alırken yüzümde böyle parlar mı acaba diye düşünmüştüm baya ama hiç beklediğim gibi olmadı nedense o simler yüzümde kayboluyor ya da belli olmuyor. 

Fiyatı:44.90 TL

Merhabalar, yeni bir inceleme yazımla karşınızdayım. Şu aralar kozmetik ürünlerine oldukça fazla zam geldiği için ben de kozmetik alışverişinden çok cilt bakımı ürünlerine yöneldim. Kozmetik ürünleri kolayca bitmiyorlar o yüzden fiyatlar bu kadar yüksekken yeni şeyler alasım gelmedi daha çok ihtiyaç dahilinde alışveriş yapmaya çalıştım. 

Loreal Paris Nem Terapisini de almamı sağlayan hem artık çok fazla gözümüze sokulmuş olmasıydı her yerde karşıma çıkmaya başlamıştı nem terapisi nem terapisi diye hem de ürünün su bazlı oluşunun ilgimi çekmesiydi . Malum yaz aylarında diğer kremsi nemlendiriciler sıcaktan dolayı yüzümü yapış yapış bir hale getiriyor ve yüzüm ürünü dışarı kusuyor. 

Loreal Paris Nem Terapisi, 3 farklı cilt için olanı varmış ben diğerlerini görmedim  benim elimde bulunan normalden karmaya cilt için olanı. 72 saatlik bir nemlendirme vadediyor fakat yüzümü günlük olarak yıkadığım için (tabi siz de 😀) 72 saat kısmını test edemedim. İçinde aloe vera özü var. Yapısına baktığınızda zaten direk belli oluyor aloe vera olduğu. 

Ben jel yapısından ve hızlı emilmesinden oldukça hoşlandım. Kolayca dağılıyor ve yapışkanlık hissi bırakmıyor. Makyaj öncesi de kullanabilirsiniz. Baz görevini rahatlıkla görebileceğini düşünüyorum. oldukça ince bir tabaka halinde yayılıyor ve doğal bir parlaklık bırakıyor yüzünüzde. 

70 ml büyük bir şişesi var. Bana büyük geldi en azından.

Ben günlük olarak kullandım bir pompa alarak. Daha fazla kullanmayı sevmiyorum yaz aylarında. Zaten Loreal Paris Nem Terapisi de bana göre tam yazlık bir ürün. Kış aylarında nem için yeteri gelebileceğini düşünmüyorum çünkü soğuktan yüzümüz daha fazla etkileniyor ve daha ağır nemlendiriciler kullanmakta fayda var ama yaz için ideal. 

Fiyatına değer mi diyecek olursanız 45 Tl için hayır ama indirim zamanları yarı fiyatına düşüyor o zamanlarda almak çok daha uygun bu ürün için. 

Benim cildimi güzel bir şekilde nemlendirdiği ve ağır bir hissiyat bırakmadığı için ben Loreal Paris nem Terapisini sevdim. Makyaj bazı olarak kullanmayı da sevdim. Eğer siz de merak ediyorsanız bir şans verebilirsiniz. 

Umarım yazı sizin için faydalı olmuştur ve keyifle okumuşsunuzdur💙

Merhabalar, bu yazımda size yaz aylarında severek kullandığım bir üründen bahsedicem. 

Essence sun club matt bronzing powder tam adıyla, kısaca bronzlaştırıcı pudra. Bendeki 01 natural rengi. Kendi cilt tonumdan bir tık koyusunu aldım sadece. Fondötenin üstüne parlamaları önlemek için de kullanabilirsiniz, fondötensiz cilt tonunuzu eşitlemek için de. Turuncu alt tonlu bir rengi var o yüzden aşırıya kaçtığınızda yüzünüzü hastalıklı gibi gösterebilir. Mümkün olduğunca hafif geçmekte fayda var. Kontür olarak kullanılmak için bendeki çok açık kalıyor bana. Kontür yokmuş gibi duruyor o yüzden sadece bronzlaştırıcı olarak kullanıyorum. Göz altlarıma çok fazla getirmemeye çalışıyorum.

Gördüğünüz gibi 15 gramlık kocaman bir ürün. Kolay kolay bitecek gibi durmuyor. Ben o kadar kullandım ama daha üstündeki desenler bile gitmedi. Bir de hindistan cevizi mi desem ne desem farklı  bir kokusu var ama yüzünüze uygulandığında kalıcı olan bir koku değil o yüzden beni rahatsız etmedi. Ambalaj olarak da sağlam gibi durmasada da sağlam aslında . Başına bir şey gelmedi şimdilik. 

Ortalama 9-15 Tl arasında bulabilirsiniz. 

75 ml 

İçerisinde beyaz kil ve manolya özü bulunuyor.

Faydaları:

Uygulama şu şekilde;

Yüzünüzü temizleyip alın  burun ve çene kısmına uyguluyorsunuz. 1 dk bekledikten sonra duruluyorsunuz. 

Ben karma ciltliyim hatta biraz daha kuruya yakın. Cildiniz sizin de karma veya yağlıysa böyle bir arındırıcı maske kullanmak daha iyi olacaktır. Hassas ciltlilerde ise yanma yapabilir. Yoğun kıvamlı bir maske. Diş macunu kıvamında. 

Bekleme süresinin kısa olmasına rağmen maske maksimum performans gösterdi bende. Cildim hemen yumuşacık oldu ve gerçekten daha temizdi. Yüz yıkama jellerinden sonra uygularsanız aradaki farkı görebilirsiniz. Özellikle burun kenarlarımı pürüzsüz yaptı. Bekleme süresine göre etkisinin çok iyi olduğunu düşünüyorum. Çok pratik bir kullanımı var. Diğer maskelerin bekleme süresi hem uzun olduğu için hem kuruduktan sonra çıkarmak daha uğraştırıcı olduğu için bu maske benim favorşi maskelerimden biri oldu. Yüzümü tahriş veya kızarıklık yapmadı. Yağ, kir hepsini çok güzel bir şekilde temizledi. 

Maskeyi kullandıktan sonra eğer yüzünüzde kuruma hissedersiniz nemlendirici sürebilirsiniz üstüne. Ama eğer kuruma yapıyorsa bu maske sizin cilt tipinize uygun değildir. Ona dikkat ederek alırsanız maskenin faydalarını daha iyi görürsünüz. 

Hem uygun fiyatlı hem pratik oluşu hem de çok iyi arındırıcılıkta olması nedeniyle ben çok sevdim umarım yazı sizin için faydalı olmuştur 💚

Fiyatı:34.90 TL(İndirimsiz)

Mavi eyeliner son zamanlarda modern bir görünüm elde etmeyi sağlıyor. Sıradanlıktan uzak rengiyle hem dikkat çekici hem farklı bir makyaj elde etmenizi sağlıyor. Tek başına olsun farla beraber olsun istediğiniz gibi kullanabilirsiniz. Özellikle renkli gözlü kişilerde (mavi, yeşil) çok daha hoş oluyor. Tabi her isteyen kullanabilir. Ben de ilk olarak Deborah markasının mavi eyeliner ini aldım. 

Fırçası üst fotoğrafta gördüğünüz gibi çok çok ince. Ben çok ince uçlu eyelinerleri kolayca kullanamıyorum. Çok fazla dikkat gerektiriyor. İstediğiniz kalınlığı elde etmek zorlaşıyor. Kuyruk kısmında vaktinizi çok daha fazla harcamanız gerekiyor. Bu yüzden ucunu hiç sevemedim. 😑

Rengine gelecek olursak çok güzel bir mavi hatta laciverde daha yakın. Ama rengini ilk sürdüğünüzde tam olarak alamıyorsunuz. Bir kaç kere geçmeniz gerekiyor üstünden. Fırçası da ince olduğu için gerçekten istediğiniz rengi alabilmek de bir hayli zor. 

Ama görüntüsü gerçekten çok hoşuma gidiyor. Devamlı olarak siyah ya da kahverengi eyeliner kullandıktan sonra mavi renk eyeliner kullanmak beni ferahlattı diyebilirim. 

Kalıcılık konusuna gelecek olursak 3-4 saat sonra kurumaya başladı. Kalıcılık olarak iyi fakat yapısını çok fazla beğenemedim. Eğer siz de renkli bir eyeliner istiyorsanız bence marka olarak farklı bir marka alternatifi geliştirin derim ben. Çünkü Deborah çok fazla uğraştırıcı bir eyeliner tasarlamış. Kullanmak tam bir işkence. 

Umarım yazı sizin için faydalı olmuştur. 💙

Fiyatı: İndirimde 40 TL'lere kadar bulabilirsiniz.

Pembe, şeftali ve gül kurusu tonları bulunan bu allık paleti içinde ışıltılar barındırıyor. Renklerini çok çok vermeseler de doğal bir renk veriyorlar. Süngerle hatta parmaklarınızla uygulamak daha kolay çünkü fırça ile uygulandığında ürün kayboluyor. Yaz aylarında terlediğimiz için toz allıklardan çok ben krem allıkları kullanmayı tercih ediyorum çünkü uçmuyorlar. Ve üzerinden transparan bir pudrayla geçerseniz çok daha kalıcı oluyorlar. 

Transparan pudrasız sürerseniz de 3-4 saat kalıcılıkları var. 

Dediğim gibi toz ürünler de yaz aylarında kulanması oldukça zorlaşıyor. Bir de krem ürünü dağıtması daha kolay yüzle daha çabuk bütünleşiyor. 

Krem allık kullanırken dikkat etmeniz gereken bir kaç nokta şöyle, eğer cildiniz gözenekliyse krem allıklar gözenekleri daha çok belli ediyor. O yüzden altına gözenekleri iyice kapatan bir baz kullanmanız gerekiyor. Ve çok yağlı bir cilde sahipseniz krem ürünler iyice parlak ve yağlı gösterebilirler. Bu yüzden mat bir fondöten kullanmak yararınıza olacaktır. 

Son olarak Sleek krem allığın doğal tonları gerçekten hoşuma gitti. Uygulaması bana pratik geliyor. Çok hafif dokundurunca bile kendisini belli ediyor. Ve yazın bronzlaştıkça yüzünüzde gerçek bir renk gibi duruyor. Eğer siz de yaz aylarında krem ürünlerden yanaysanız bu kremallık paletini tercih edebilirsiniz tabi uygun bir bazla!

Kuru bir cildiniz varsa krem ürünler tam size göre demektir. Benim cildim de kuru olduğu için pul pul gözükmemek adına krem ürünler daha çok hoşuma gidiyor. 

Yapıları biraz erimiş gibi durmamaları için de serin bir yerde saklamak daha iyi. Ben direk güneşe bakan bir yerde tutmuyorum. 

Sleek krem allık hakkında diyeceklerim bu kadar umarım yazı sizin için faydalı olmuştur. 💜

Fiyatı: 19.95 TL

Minisodan aldığım bu tatlı makyaj bazını çok sevdim. Bendeki 02 Pembe numaralı rengi ama başka rengi olup olmadığından tam emin değilim çünkü görememiştim. 30 mllik ideal boyutta bir ürün. Rengi toz pembe, tabi ki yüzünüzde pembe pembe durmuyor. Işıltılı ve parlak yapıda. 

Kullanımı şu şekilde. Makyaj öncesinde yüzünüzü nemlendirdikten sonra tüm yüzünüze uyguluyorsunuz. Özellikle alın ve çene böylesine daha tampon hareketlerle uygulanırsa iyice oturuyor.

Parmaklarla uygulamak daha iyi diye düşünüyorum çünkü fırçayla yüzünüze tam olarak birleşmiyor. Cildinize doğal bir parlaklık sağlıyor. Hem de yumuçacık ipeksi bir görüntü yaratıyor. Fondötenin daha pürüzsüz olmasına katkıda bulunuyor. Gözenekleri küçültüyor. Tam olarak yok ettiğini söyleyemem. Ama benim için yeterli oldu. 

Tüp şeklinde bir kabı var. Rahat bir şekilde kullanabilirsiniz. Kokusu yok, kokusuz ürünleri gerçekten yüz için daha faydalı buluyorum. Aşırı parfümlü gibi duran ürünler sağlıksız geliyor bana. 

Tüm cilt tipleri için uygun olduğu yazıyor. Ben karma, kuruya yakın bir cildim var. Benim için bir sorun oluşturmadı.  Diğer cilt tipleriyle de uyacağını düşünüyorum. 

Absolute New York Pro Contour Palette olarak mağazalarda bulabilirsiniz kendisini. Dışarıdan bakıldığında pratik bir ürün neden olmasın diyerek ben de almıştım. Dayanıksız, şeffaf bir kabı var maalesef. 

Hem aydınlatıcı hem kontür olarak kullanılabilen ikili bir palet olarak tasarlanmış. Koyu olan kontür rengi tamamen mat aydınlatıcı ise içinde ışıltılar içeriyor. Yapısı dokunduğunuzda incecik ve kadifemsi duruyor. Aslında dışarıdan baktığınızda tamamen toz ürün gibi dursa da kremsi bir yapısı da var. Öyle yüzde yüz toz gibi değil. 

Bu ürün kesinlikle fırçayla uygulanmalık. Sünger kullanırsanız alttaki fondöteni kaydırmanız çok yüksek bir ihtimal.Tozutma yapmıyor. Kontür ve aydınlatıcı kısımlarını tek tek yazmam gerekirse şöyle diyebilirim;

Renk olarak günlük hafif makyajlarda belki kullanılabilir renk açısında uygun olduğunu düşünüyorum fakat dediğim gibi kontür kısmının yüzdeki duruşunu beğenmedim. Çok kolay bir şekilde dağıtılmadığından, yani fırçayı ilk nereye değdirirseniz orda bir koyuluk, bir kahverengi leke gibi durmasından dolayı sevemedim. 

Benim bu kontür paleti hakkında diyeceklerim bu kadar. Umarım yazı sizin için faydalı olmuştur

 💙💙

35 ml lik bir ürün. Az az uygularsanız bile yeterli oluyor. Kötü tanı olarak çok fazla parfümsü bir kokuya sahip, yüzünüzde o kadar hissetmiyorsunuz kokusunu ama ben genel olarak kokulu makyaj malzemelerinden çok hoşlanmıyorum eğer koku hassasiyeti olanlar varsa aranızda onlar için uygun olmayabilir.

ÖZETLE ÖNEMLİ KISIMLARI: 

1)Kesinlikle testerini denemeden almayın çünkü dediğim gibi çok açın tenlere ygun olanı yok

2)Koku hassasiyeti olanlar almasın

3)Çok ince yapılı bb krem arayanlar için bu ürün uygun değil

Umarım yazı faydalı olmuştur. 💚

Nereden duyduğumu hatırlayamadığım bir yöntemden bahsedeceğim şimdi sizlere. Toz sığır jelatini aslında pastaların yapımında falan kullanılan bir ürünmüş aslında. Bu tozu aktarlardan bulabilirsiniz. Kilosu baya pahalı ama bize 5 Tl lik almak yeterli olacaktır zaten bana fazlasıyla yetiyor.

Kullanımı şu şekilde; ilk önce kullanacağınız alana göre, yani sadece burnunuzsa iki çay kaşığı, çenenizde de siyah noktalar varsa 3 çay kaşığı küçük bir kasenin içine koyun. Daha sonra birazcık koyduğunuz jelatini ıslandıracak kadar süt veya sıcak su ekleyin. Daha sonra mikrodalgaya koyup jelatin haline gelmesini bekleyin. 2 dk içerisinde hemen o kıvama geliyor zaten. 

Eğer evinizde mikrodalga yoksa bir tencerenin dibini kasenin boyuna gelmeyecek kadar su koyup kaynatırsanız da jelatin haline geliyor. Daha sonra bir fırça yardımıyla istediğiniz yere sürüp kuruduktan sonra çıkartabilirsiniz. Kaşlarınıza getirmemeye dikkat ediniz.

 Bu yöntemin etkili olabilmesi için en önemli şey şu, gözenekleri açmak. Tencerenin buharına biraz yüzünüzü tutarsanız gözenekleriniz açılıyor. Böylece jelatin siyah noktaları çok daha kolay çıkarıyor. 

Maskeyi yaptıktan sonra gözenek sıkılaştırıcı bir krem kullanırsanız daha sağlıklı olacaktır ve maskenin etkisi uzayacaktır.

Ben jelatini çıkardıktan sonra üzerinde tek tek siyah noktaları aldığını gördüm. Mükemmel bir yöntem bu benim için. 

2 haftada bir tekrar yapıyorum. 

Umarım yazı sizin için faydalı olmuştur.💙

Ürün fiyatı : 16.90 Tl 

Bu ürüne denk geldiğimde ilk olarak dudağımda tatlı bir renk bırakacağını düşünerek aldım. Ancak işler pek de beklediğim gibi gitmedi. 😶 

Ürünün vaatleri şunlar;

 

12 ml, tüplü bir şişeye sahip. 3 farklı renk seçeneği var bendeki 01 yani en açık tonu.

İçerisinde paraben yok. 

(sürülmemiş hali)

(sürülmüş hali)

Bence sürülmemiş hali daha iyi çünkü en azından dudağımda yapış yapış bir görüntü oluşuyor.

Aslında dolgunlaştırma etkisinden çok tam bir lip gloss. Parlaklık vermesi açısından eğer lip gloss seviyorsanız bu ürün hoşunuza gidebilir. İçinde collogen olduğu için sanırım biraz tuhaf bir kokusu var, koku içeren ürünlerden hoşlanmıyorsanız tavsiye etmiyorum. 

Gerçekten küçücük bir şey yeseniz anında yok oluyor. En azından renk verseydi biraz daha fazla sevecektim ama o da olmadı. Dudak kontürünü belinginleştirir diyordu o konu hakkında da pek bir şey yok. 

Son olarak kısaca özetleyecek olursam; Çok hafif ren veren, kalıcılığı olmayan, biraz nemlendiren, dolgunlaştırma sağlamayan bir ürün.Alıp almamak sizin tercihiniz fakat ben bir daha almam.